X

Yerli Yersiz Borca Girmek için Üretilen Bahaneler

Günümüz dünyasında insanlar yaşamak için belli başlı giderleri karşılamak için çalışmakta ve bu giderleri her zaman tamamı ile gerekli giderler olmayabiliyor. Borçsuz yaşamak günümüzde ne kadar zor olsa da borçlu olmak da bir o kadar sorun yaşamamıza sebep olmakta. Borca girmek elden alınan paralar ya da bankalardan alınan krediler ile oluyor. Gelirimizin üzerinde gereksiz ve bizim önemli bir ihtiyaç olarak gördüğümüz tüketimlerde bulunmak bizlerin borçlanmasını ve ekstra bir gelir söz konusu olmadıkça her ay gittikçe daha da fazlalaşabilir. Bizler bunları önlemek için gelir gider dengesini sağlamaya çalışmalıyız. Aksi halde birçok maddi sorun ile karşılaşabiliriz.

Gelirimizden fazla para harcadığımız zaman borca girmek kaçınılmaz oluyor. Bunu da çoğu zaman kendimiz sağlıyoruz. Bu şekilde olduğu zamanda borçlu olmak kaçınılmaz oluyor. Bizleri bu şekilde borç sahibi olarak yaşamaya yönlendiren bazı tüketim problemlerine değinmek istiyoruz.

Teknolojik Tüketimde Sınır Yok

Günümüzde teknoloji giderek ilerlemekte her yeni gün yeni bir teknolojiye gözlerimizi açıyoruz. Tüm bu gelişmelere ayak uydurmak istiyor ve her zaman en son model telefonlara, tabletlere, bilgisayarlara, televizyonlara sahip olmak istiyoruz. Bizlerin bu isteği de tüketimin artmasına ve bizlerin de bütçe planlamasını etkilemekte. Bu tür harcamaları gerekli görerek kendimizce borca girmek için bir bahane üretmiş oluyoruz.

Yiyecek – İçecekler Mecburi Lüksler Oldu

Yemek yemek ve içecekler içmek bizler için yaşamamızın birer kaynağı. Yaşamak hayatta kalmak için enerjiye ihtiyacımız var. Fakat bizler bunları da borca girmek için bahane olarak göremeye başladık. Eskiden beri alışıla gelmiş olan özellikler bizim kültürümüze ait evde yemek yapa ve yeme kültürü artık biraz da Avrupa ‘nın bizim ülkemiz üzerindeki etkileri ile yavaş yavaş kaybolmakta. Hem sağlığımızı olumsuz etkiliyor hem de cebimizi. Özellikle fast food tüketimi bu gruptan sayılabilir. Öyle ki hem hazır gıda oluşu hem hızlı tüketim oluşu hem de maliyetli oluşu bizleri tüketime ve bununla birlikte borçlarımızın artmasına ve borçlu olmaya yönlendiriyor. Oysa tüm bunların yerine yemeğimizi kendimiz pişirerek, tüketimi çılgınca değil gereğince yaparak hem tasarruf etmiş hem de borçsuz yaşama adım atmış olabiliriz. Birde yakın zamanda ortaya çıkan kahve zincirleri de bizleri lüks ve gereksiz harcamaya sürüklemekte. Sadece ismine para ödenen kahveler yine bizlere keyif için içilen bir içeceği hem toplumsal baskı ile mecburi hale getiriyor hem de bu mecburiyeti ederinden yüksek fiyatlara almamıza sebep oluyor bu da bizim bilinçsiz bir tüketici olmamıza sebep oluyor.

Kıyafetlerde Marka Tuzağı

Yine bir gereğinden daha doğrusu ederinden fazla ödemeye sebep olan marka takıntısı kendini tekstil sektöründe gösteriyor. Ülkemiz tekstil üretiminde oldukça büyük bir pazara sahip olmasına rağmen hatta burada üretilip üzerine sadece x bir markanın etiketi takılarak bizlere ederinden fazla fiyatlara satılan tekstil gereçleri bizleri gereksiz bir borçlu olmaya yönlendiriyor.

Bu maddeler sadece bir kaçı. Bu ve bunlar gibi bir sürü sebep bizlerin ürettiği bahaneler olarak bizleri gereksiz harcama yapmaya yönlendiriyor. Hele ki bu alışverişler birer alışkanlık ve birer bağımlılık halini alınca işler önüne geçilemez bir hal alıyor. Bu da bizlerin gelir gider dengesini sarsarak borca girmemize sebep oluyor. Borçlu olmak da bizlerin yaşam enerjisini ve hareketlerini kısıtlayarak mutsuz bireylere, mutsuz ebeveynlere ve mutsuz gelecek nesillere çeviriyor.  Bu yüzden elimizden geldiğince harcamalarımızı kontrol altında tutarak borçsuz yaşamalı ve daha mutlu birer bireyler olmalıyız.

Bir önceki yazımız olan Otomatik Ödeme Talimatı Nedir ? Otomatik Ödeme Talimatı Nasıl Verilir ? başlıklı makalemizde Ödeme talimatı nedir, otomatik ödeme ve Otomatik ödeme talimatı hakkında bilgiler verilmektedir.

Finans Krediler:

This website uses cookies.