Kasko sigortası araç sahibine trafik hasarlarından, doğal afetlerden (deprem, sel, yangın vb…) durumlarda aracına karşı tam bir teminat sağlayan sosyal güvencedir. Bu durumda kişinin sigortalı olarak aracını kullanması kendi menfaati bakımından önemlidir. Çünkü ortada birtakım zarara uğrayacak olan başkasının değil kendisinin malıdır. Ancak kaskosuz olarak araç kullanan sürücülerin de sayısı hiç de az değildir. Genellikle varılan yargı şudur ki, kazanın sürekli mi geldiği yönündedir. Evet, belki sürekli aracınız hasar görmüyor, belki ayda veya yılda bir kez hasarla karşılaşılıyor. Fakat bu kadar kısa bir süre zarfında dahi olsa aracın en ufak bir noktasında meydana gelebilecek sorunların faturası oldukça büyüktür. İşte amaç bu faturayı önlemek, bu zararı sigorta acentesine bırakmaktır. İşte bu bakımdan da kasko sigortası ödeme noktasında kaskolu araç kullanmanın oldukça faydaları vardır.
Bunun dışında yaygın olarak bir diğer dikkat edilmesi gereken nokta da aracın hasar görmesi durumunda karşı tarafın da hasarlarının kaza yapan kişinin sigorta acentesi tarafından karşılanıp karşılanmayacağı yönündeki doğru bilinen yanlışlar olmaktadır. Bunlar da son zamanlarda sıklıkla meydana gelen yanlışlıkların arasında yerini korumaktadır. Masraf belirleme noktasında dikkat çeken bir konu olarak sözü edilen konunun ele alınması gerekmektedir. Böylelikle doğru bilinen yanlışların önüne geçilmiş olur.
KAZADA HATALI TARAF VE SİGORTA HASARI
Trafik kazalarında hatanın hangi tarafta olduğu genellikle resmi bir polis memuru tarafından tespit olunur. Bu durumda kasko sigortası nasıl yapılır konusunda çözümü trafik polisinin yapacağı incelemeler tamamlar. Tam da bu konuda sigortalıların akıllarında duran bir soru vardır: Eğer, hatalı taraf olduğum halde sigortam kendi aracımın masraflarını karşılıyorsa karşı tarafın masraflarını da karşılar mı? Bu soru sürekli sigorta danışmanlığına yöneltilen soruların başında gelmektedir. Sigortalının trafik kazasında hatalı olsun ya da olmasın aracındaki tüm kusurlar sigorta şirketince karşılanır. Ancak karşı tarafın aracında meydana gelen hasarı karşılamaz. Eğer karşı tarafın aracı da sigortalı ise yine sigortası karşılar, değilse hatalı taraf bizzat karşılamakla yükümlüdür. Bu konuda kesinlikle hukuken doğru bir yaklaşım da bu şekilde olmalıdır.
KASKO SİGORTASININ ÖNEMİ
Kasko sigortası yıllardan beri gerek televizyon reklamlarında gerekse kamu spotlarıyla araç sahiplerinin mutlaka yaptırmaları gereken bir önem halini aldı. Özellikle büyükşehirlerde ikamet edenler için trafik kazalarının sayısı düşünülürse sigortanın önemi bir kere daha anlaşılacaktır. Bu nedenle de her araç sahibinin mutlaka kasko sigortasını yaptırarak trafiğe çıkması hem kendi can ve mal güvenliği hem de karşı tarafın can ve mal güvenliği için hayati bir öneme sahiptir. Bu nedenle kasko sigortasının önemi üzerinde durulmalı ve bu konuda bilinç sahibi olunmalıdır. Kasko sigortası konusunda bir diğer konu olarak da bilinmesi gereken şeylerin başında kasko sigortasının kapsama alanı gelmektedir. Bu konuda net bir sınırlama ifade edilmemiş olunup kasten hasara yol açma durumlarında sigorta şirketleri hasarı karşılamada muafiyet yaşayabilmektedir. Bu durumda da araç sahibi hasarı uzman sigorta çalışanlarının tespit etmesiyle kendisini aklayabilir ve sigortanın hasarını karşılamasını talep edebilir, masraflarını da geri alabilir.
ARAÇ SİGORTASI HESAPLAMA
Araç sigortası olarak bilinen kasko sigortalarına yönelik bilinmesi gereken konuların başında yine kasko sigortası masrafı nasıl alınır sorunu gelmektedir. Bu sorunun da yanıtlanması gerekiyor. Araç sigortalarına yönelik olarak bütün işlemler hesaplama yöntemiyle saptanır. Bu hesaplama genellikle kişinin kalan gün sayısıyla ödemiş oldukları prim farkı hesaplanarak bulunur. Ancak böyle bir şekilde araç sigortasının masraflarının ne kadarının alınabileceği üzerinde bir hem fikir görüş doğar. Bu da neticede konunun tamamen saptanmasına götüren bir diğer unsuru oluşturmaktadır. Bütün bu unsurlar gözetilerek konunun aydınlanması sonrasında araç sigortasının kişilerin tedavi masraflarını da karşılama yönünden bir geçerliliği olup olmadığı merak edilmektedir. Araç sigortası kişinin aracında fiziksel anlamda meydana gelen ya da gelebilecek olan bütün zararları tazmin etmekle yükümlü olup araç sahibine de manevi yönden tazmin hakkı getirmektedir. Böylelikle kişinin zararlarını hem maddi anlamda hem de manevi anlamda tamamlaması bu yöntemle mümkün olmaktadır. Bu gelişmelerin hemen hemen hepsi de hesaplama aracına giren konulardandır. Böylelikle söz konusu konular birer birer tespit edilerek sigorta çalışmalarının yapmış oldukları unsurlar tamamlanabilir.
Sigorta işlemleri konusunda araç sigortalama süreci gerçekten de makale boyunca anlatılanlar esas alındığında önemlidir. Önemli olması hem madden hem de manen kişinin can ve mal güvenliğini teminat altına almasından ileri gelmektedir. Bu konuda verilen teminat güvencesi sayesinde kişilerin zararlarını sigortadan talep ederek bütçelerinden tasarruf etmeleri sağlanır. Bu konuda sigorta şirketlerinin sunduğu imkanlar dahilinde kişi aracındaki zararları böylece karşılamış olur. Yine bununla birlikte yaralanma, sakatlık durumlarında yaşanan manevi tazminata karşı da sigortalı bulunduğu şirketten bu konuda da destek alabilmektedir. Bütün bu kanuni güvencelere dayanarak da sigorta şirketlerince sunulan belli başlı unsurlar kişilere sıkı sıkıya bağlı olan temel hakları arasında yerini korumaktadır. Kaskosuz araç kullanmak hem maddi anlamda hem de manevi anlamda kişileri ziyana uğratır.
Bir önceki yazımız olan Kasko Sigortası İptali Nasıl Yapılır başlıklı makalemizi de okumanızı öneririz.